Yandaş medyanın hedef gösterdiği Fatih Keleş’ten dikkat çeken açıklama

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in ‘İBB borsası’ adı altında açıkladığı ifşaatın ardından çok konuşulacak bir olay daha yaşandığı ortaya çıktı.

İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu ile birlikte 19 Mart günü düzenlenen operasyonla gözaltına alınarak tutuklanan İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş, özellikle son dönemde iktidara yakın medya tarafından hedef tahtasına oturtulmuş durumda.

Yandaş bir gazetede Keleş hakkında, suç örgütü lideri olduğu öne sürülmesine rağmen etkin pişmanlıktan yararlanarak tahliye edilen ve verdiği ifadelerle yüzlerce kişinin tutuklanmasına neden olan Aziz İhsan Aktaş’a suikast planı yaptığı ileri sürüldü.

Keleş, söz konusu iddialara, sosyal medya hesabından yaptığı uzun bir açıklamayla yanıt verdi.

Aziz İhsan Aktaş’ın kendisiyle ilgili herhangi bir beyanı olmadığını ve kendisiyle herhangi bir ilişiğinin olmadığını belirten Keleş, iddiaları sert bir dille yalanladı.

Özel’in “Defalarca ailesiyle tehdit ettiler” dediği ve oğlu, ağabeyi ile yeğeni de tutuklanan Fatih Keleş, paylaşımında ayrıca ‘itirafçı’ olması için avukatların kendisiyle görüştüğünü ve bunları reddettiğini söyledi.

Keleş’in açıklaması şöyle:

“Kamuoyunun bildiği üzere uzun süredir İBB dosyası kapsamında tutuklu bulunmaktayım. Bu süreçte şahsıma yönelik hiçbir gerçekle ilgisi olmayan etkin pişmanlık adı altında iftiralar üretilmiş, kamuoyu asılsız iddialarla yönlendirilmeye çalışılmıştır. Son olarak 17 Ağustos 2025 tarihinde Sabah Gazetesi’nde çıkan “İBB çetesinin kiralık katil planı” başlıklı fantastik iddialarla dolu haber, bu sistematik karalama ve kumpas sürecinin son halkasıdır.

Haberde adı geçen Selahattin YILMAZ ve Aziz İhsan AKTAŞ isimlerini basından öğrenmiş bulunmaktayım. Ne ben ne de avukatlarım bu haberlerde ismi geçen şahısları tanırız, ne de aramızda herhangi bir husumet söz konusudur. Nitekim etkin pişmanlık beyanı veren hiç tanışmadığım Aziz İhsan AKTAŞ’ın, hakkımda lehte ya da aleyhte hiçbir ifadesi bulunmamaktadır. Aramızda bir husumet de bulunmamaktadır. Dolayısıyla söz konusu iddialar tamamen hayal ürünü ve temelsiz olduğu açıktır.

Oysa bu senaryonun bana dayatılma girişimi, söz konusu haberden yaklaşık 1 ay öncesine dayanmaktadır. Genel Başkanımızın gündeme getirdiği para ve istenilen ifadeyi ver ve kurtul zincirinin kurbanı oldum. Bu hayal ürünü iddialar da bu kumpasın parçasıdır.

İlk olarak 23 Temmuz’da “etkin pişmanlıktan” faydalanıp tahliye olan Adem Soytekin’in “etkin pişmanlık” sürecini yürüten avukatı cezaevinde görüşüme gelmiş bana etkin pişmanlık beyanında bulunmam, Adem Soytekin’in ifadelerini doğrulamam, savcılığın istediği bazı hususlarda beyanda bulunmam gerektiği söylenmiştir. Bu yönde işbirliği yapmam halinde kurtulabileceğim, ailemin tahliye olabileceği; aksi halde suçlamaların daha da ağırlaştırılacağı açıkça ifade edilmiştir.

Ben bu teklifleri kesin bir dille reddettim. Çünkü hayatım boyunca işlemediğim bir suçu kabul etmedim, etmeyeceğim. Kimseye iftira atmadım atmayacağım.

Daha sonra 5 Ağustos tarihinde aynı avukat ve Adem Soytekin’in diğer avukatı gece vakti yeniden görüşmeye gelmiş görüşmede haberde yer alan “istihbarat tarafından gizli yürütüldüğü” iddia edilen bu hayali senaryolardan bahsetmiştir. Ben de saçma sapan iddiaları dinleyemeyeceğimi söyleyerek görüşmeyi sonlandırdım ve bir sonraki gün bu durumu avukatıma mektupla bildirdim. Yani yaşadıklarım delillerle sabittir. İlginç olan ise bu hayali iddiaların, kısa bir süre sonra gazete manşetlerinde yer bulmuş olmasıdır. Bu durum, şahsıma yönelik bir kumpasının varlığını açıkça ortaya koymaktadır.

Tutukluluğumun başından itibaren üzerimde yoğun bir baskı kurulmuştur. Önce malvarlığıma ve kırk yıllık şirketime el konulmuş, asılsız iddialarla ağabeyim tutuklanmış, medyada defalarca “itirafçı oldu” şeklinde gerçeğe aykırı haberler yayımlanmış, ardından masum oğlum ve masum yeğenim tutuklanmıştır. Şimdi ise hayali senaryolarla yapılan baskılar basın üzerinden servis edilmektedir. Bugün avukatım tüm olanlarla ilgili hem bu yalan haberi yapanlar hem de bu kumpası kuranlar hakkında suç duyurusunda bulunmuştur.

Benim tek isteğim, masum oğlumun, yeğenimin ve ağabeyimin serbest bırakılması, bağımsız ve tarafsız bir yargılamanın gerçekleşmesi ve adaletin tecelli etmesidir. Kamuoyunun da bu kumpaslara ve sistematik itibarsızlaştırma çabalarına karşı duyarlı olmasını önemle rica ediyorum.”

Related Posts

Deprem Gönüllüleri Anılarıyla Konuşuyor

Marmara ve Kahramanmaraş depremlerinde görev alan Yüce ve Yetek, yaşadıklarını paylaştı.

CHP’de çözülme olmadı, AKP hiçbir şeyi umursamıyor, muhalefetin belediyelerine çengel atmaya yöneldi: Komisyon pamuk ipliğine bağlı

AKP kadroları, partilerinin erimesi noktasında gözü öyle karartmış durumda ki CHP’yi TBMM’de kurulan komisyon konusunda da kışkırtıyor.

Petrol deposunda korkutan yangın!

Tahran İtfaiye Sözcüsü Celal Meleki, yangının özel sektöre ait petrol ve petrol ürünlerinin depolandığı üstü kapalı bir alanda çıktığını ve olay yerine çok sayıda itfaiye ekibinin sevk edildiğini ifade etti. ABD’den yeni petrol fiyatı tahmini! Aşağı …

Çölün ortasında bir gecede göl çıktı: Yerlilere göre ‘mucize’

Tunus’un Gafsa bölgesinde 11 yıl önce yaşanan inanılmaz doğa olayı, halen bilinmezliğini koruyor. Çölün tam ortasında daha önce hiç var olmayan turkuaz renkli dev göl için yerel halk, “mucize” yorumunu yapıyor.

Almanya’da Türk televizyon sunucusu, 22 yıl boyunca haksız şekilde sosyal yardım almaktan hakim karşısına çıktı

Almanya’da Türk televizyon sunucusu, 22 yıl boyunca haksız şekilde sosyal yardım almaktan hakim karşısına çıktı

Şara’dan diyalog çağrısı: ‘Suriye savaş yorgunu’

Suriye Cumhurbaşkanı Şara, ülkenin bir bütün hâline gelmesi için mücadelenin kanla değil diyalogla yürütülmesi gerektiğini söyledi.