Ankara Çankaya İlçesi Hoşdere Caddesi’nde kuru temizleme dükkanı bulunan İlhami Altun, fahiş fiyata savaş açıp kampanya yapınca başına gelmeyen kalmadı. Altun’a önce Kuru Temizleme odasından yetkililer baskı yaptı fiyatları artırması için. Altun, fiyatları yükseltmemekle kalmadı, bir hafta süre boyunca bedava hizmet verdi. Bu sefer CHP’li Çankaya Belediyesi zabıtası, şikayet üzerine dükkanda bulunan dikiş makinelerini kaldırttı. İlhami Altun, “Enflasyona inat ‘herşey 50 TL’ dedim. Şikayet ettiler. Ankara Kuru Temizleyiciler Çamaşır ve Halı Yıkayıcılar Esnaf Odası ‘esnafı öldürdün’ diye baskı yaptı. Dedim ya enflasyona inat hâlâ da devam ettiriyorum” dedi.
Hayat pahalılığı, fahiş fiyatlar tartışılırken Ankaralı esnaf İlhami Altun, ‘enflasyona inat’ kampanyası başlatarak, önemli oranda bir farkındalık oluşturdu. Pahalılığa kendi çapında tepki koyan kuru temizleme esnafı İlhami Altun, bu çıkışıyla tepkilere de maruz kalmış. Aynı cadde üzerinde faaliyet yürüten esnaf, her seferinde Altun’u ilgili esnaf odasına ve belediyeye şikayet etmiş. Ancak Altun, baskılara boyun eğmemiş.
KURU TEMİZLEMEYİ ÖĞRETTİM
Akşam Gazetesi’nin sorularını yanıtlayan İlhami Altun, “Ben emekli öğretmenim. Fizik öğretmenliği yapıyordum. 1990’ın başlarında bir gün Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol, beni çağırdı. Kız Meslek Liselerine kuru temizleme derslerinin altyapısını oluşturmak istiyordu. Beni 3 ay kurs almam için Almanya’ya gönderdi. Dönüşte, kuru temizleme makineleri alım komisyonu içinde yer aldım. Kız Meslek Liselerine makineleri yerleştirdik, bir taraftan da meslek edindirme kursları açarak, kalifiye kuru temizleme işçileri yetiştirdim. Bir anlamda Ankara’ya kuru temizleme işini öğreten kişi benim. Önceleri çamaşır makinelerinde yıkanırdı, kabarır, astarları çekerdi. Saatlerce bir elbiseyi ütülemekle uğraşırlardı. Şimdi öyle değil, her şey otomatik. Perkotilen denilen ilaç Almanya’da bir kimya mühendisi tarafından geliştirildi. Elbiseyi kuru atıyorsun, kuru çıkıyor” diye konuştu.
2008’de emekli olduktan sonra kuru temizleme işine girdiğini anlatan Altun, Ankara’nın çeşitli semtlerinde bu işi yaptığını söyledi.
HER ŞEY 50 LİRA
Altun, “En son Hoşdere’deki yeri açtım. 15 bin TL kira, 15 bin TL de depozito vererek tuttum. Ancak sonradan fark ettim ki benim kiraladığım yerin üstünde ve altında kuru temizleme dükkanları var. Aramızda da kısa mesafeler bulunuyor. Ben burayı tuttum ama ‘burada batarım, iş yapamam’ diye düşündüm. Ben de bir kampanya başlattım. ‘Ne getirirsen 50 TL’, ‘Enflasyona inat her şey 50 TL’ dedim. İnternet sitesi kurdum, oradan da duyurdum. Kuru Temizleme Odası’nın tespit ettiği fiyatların çok altında fiyatla işe başladım. Ocakta başladı kampanya, belli kalemlerde devam ediyor. Genelde piyasa fiyatlarının çok çok altında iş yapıyorum. Enflasyona inat devam ettiriyorum” dedi.
ESNAF AÇGÖZLÜ
Oda fiyatlarına göre bir takım elbiseyi 400 TL’ye temizlemem gerektiğini ancak kendisinin bir takımı 130 TL’ye yaptığını belirten İlhami Altun, şunları söyledi: “Bu zamlar çoğunlukla esnaftan kaynaklanıyor. Devletle ne alakası var, esnafın açgözlülüğü, doyumsuzluğu fahiş fiyatlarda etkili oluyor. Bakın size hesabını yapayım. Temizlikte kullandığımız bir yıldan fazla gidiyor. Kaynatıp kaynatıp kullanıyorsun. Bir makinenin bir sefer çalışması ortalama olarak 30 TL. Bu makine 25 parça alıyor. 25 parçadan, ben düşük fiyattan yapıyorum ya 50 TL’den 1250 TL eder. Bir makineden 1250 TL’de benim giderim 30 TL, hadi kira vs. maliyetlerini de ekle 100 TL, geriye kalıyor 1150 TL. Bu kadar da açgözlülük olmaz ki.”
RAKİPLER ŞİKAYET ETTİ
Kuru temizleme dükkanına, sökük ve yırtıklar için terzi makineleri koyduğunu ifade eden Altun, “Şikayet ettiler. Zabıta geldi, kaldırttı. Bir dükkana iki ruhsat verilmiyor. Ruhsata işletmek istedim kabul etmediler” dedi.
İlhami Altun, başına gelenleri şöyle anlattı: “Bu sefer beni Ankara Kuru Temizleyiciler Çamaşır ve Halı Yıkayıcılar Esnaf Odası’na şikayet ettiler. Cadde üzerindeki terzi ve kuru temizlemeci esnaf bir oldu beni her fırsatta şikayet etmeye başladılar. Oda’dan yaklaşık 20 gün önce beni aradılar. Oda Başkanı Cengiz Temel Bey aradı beni, ‘İlhami bey fiyatları çok ucuz tutuyorsun, piyasayı öldürdün’ dedi. Ben de Cengiz Bey’e dedim ki ‘başkanım bana teşekkür edecek yerde, serbest ekonomi sonuçta, niye bana baskı yapılıyor, ben de bundan sonra bedava yapacağım. Halka hizmet Hakk’a hizmet’ dedim. Onun inadına bir hafta da bedava iş yaptım.”